Çevrimiçi platformlarda hizmet veren marka ve işletmelerin, varlıklarını güçlendirmesi için arama motoru sonuç sayfalarına hâkim olması önemlidir. Brightedge’in 2019 yılında yayınlamış olduğu rapora göre web sitelerinin elde ettiği trafiğin 50%’den fazlası Google gibi arama motorundaki organik aramalardan kaynaklanmaktadır. Similarweb 2021 verilerine göre ise Google’ın tüm arama motorları arasındaki payı 90% seviyesindedir.
SEO, marka ve işletmelerin çevrimiçi varlıklarını iyileştirmesi ve rekabet gücünü arttırması için her zaman önemli olmuştur. Kripto paralar, NFT ve metaverse gibi kavramların hayatımıza her geçen gün daha fazla dahil olmasıyla birlikte; SEO’nun geleceği, varlığı ve yöntemleri tartışılmaktadır. Bu yazıda SEO’nun günümüze kadarki gelişim sürecinden yola çıkarak, SEO’nun geleceği metaverse ile ilişkisi bakımından ele alınacaktır.
Google Algoritma Güncellemelerine Bir Bakış
Tüm arama motorları arasında 90% paya sahip olması sebebiyle, SEO’nun bugüne kadarki gelişim sürecini Google üzerinden anlatmak daha doğru olacaktır. 2000 yılından beri Google, arama motoru organik sonuçlarını etkileyecek çekirdek algoritma güncellemeleri gerçekleştirmektedir. Google algoritma güncellemeleri tarihinden yola çıkarak; 2000 – 2010’lu yılları SEO açısından masaüstü odaklı, 2010 – 2020 yılları arasını mobile uyarlama odaklı ve günümüzü ise mobil odaklı olarak değerlendirmek mümkündür. Geçmişte web sitelerini masaüstü olarak tasarlayıp, mobile uyumlu hale getirmek hedeflenirken; bugün, web siteleri mobil olarak tasarlanıp, masaüstü uyumlu hale getirilebilmektedir.
Instagram – Youtube & Amazon SEO’su
Arama motoru optimizasyonunu ise sadece Google arama motoruyla sınırlı tutmak doğru değildir. YouTube, Instagram gibi platformlar ve hatta Amazon gibi web siteleri kendi SEO algoritmalarına sahiptir. Platform ve web sitelerinin haricinde mobil uygulamaların da Apple Store ve Google Play Store’a uygun olarak optimize edilmesi gereklidir. Mobil uygulama SEO’su ise yaygın olarak ASO olarak bilinmektedir. Özetle SEO, günümüze kadar yaşanan tüm dijital gelişmelere adapte olmuş ve varlığını sürdürmüştür.
Bilgi Çağında İçerik Üretimi
Günümüz bilgi ve araştırma çağı olarak adlandırılmaktadır. İnsanlar ihtiyaç duydukları bilgiyi, çevrimiçi araştırmalar yaparak elde etmektedir. Bilgiye ulaşılabilecek araçları günümüzde masaüstü, tablet ve mobil olarak gruplandırabiliriz. Bilgiye ulaşılabilecek platformlar ise sınırsızdır. Her şeyden önce çevrimiçi varlıklarını sürdürebilmek için bilgiye ulaşılabilecek platformlar, bilgiye erişilebilir tüm cihazlara uyumlu hale gelmek; bilgi kaynakları ise hem bu platformlara hem de cihazlara uyumlu hale gelmek zorundadır.
Bilgiye erişimin çok kolay; ama doğru bilgiye ulaşmanın da bir o kadar zor olduğu bir dönemin içinde yer almaktayız. Çevrimiçi platformlarda her konuyla ilgili sayısız bilgi mevcuttur. Ancak üretilen her bilginin doğruluğunu ve güvenilirliğini sağlamak her zaman mümkün değildir. Doğru bilgiye ulaşana kadar dezenformasyona uğramış birçok bilgiden kaynaklı bir bilgi kirliliği de çevrimiçi platformlarda yer almaktadır.
Bu noktada, bir filtrelemeye ve kontrol mekanizmasına ihtiyaç vardır. Arama motorlarının da yaptığı tam olarak budur: Doğru, güvenilir ve hatta alanında otorite olarak nitelendirilen bir içeriği, bilgiyi kullanıcılara üst sıralarda sunmaktadır. Doğruluğundan ve güvenilirliğinden emin olamadığı içerikleri daha alt sıralara göndermek, doğru ve güvenilir olmadığına kanaat getirdiği içerikleri ise engellemektir. Tüm bu platformların belli bir arama algoritmasına sahip olmasının ve bu arama motorlarına uygun olarak yapılan içerik SEO’sunun temelinde bu yer alır.
E-Ticaret ve SEO İlişkisi
Çevrimiçi dünyayı, sadece bilgi üretmekle sınırlı tutmak doğru olmayacaktır. Çevrimiçi platformlar aynı zamanda ticaret açısından da önemlidir. Günümüzde, bir e-ticaret sitesi, pazar yeri siteleri veya Instagram gibi platformlar marka ve işletmelerin, fiziki mağazalarının haricinde ayrı birer mağaza görevini üstlenmektedir. E-ticaret siteleri, marka ve işletmelerin birer dijital mağazası olarak, şu an fiziki mağazalarına birer alternatif konumunda yer almaktadır. Ancak COVID-19 küresel salgınının da bizlere gösterdiği gibi, fiziki yaşamın kısıtlandığı durumlarda, dijital mağazalar birer alternatif olmaktan çıkmış, birinci satış kanalı konumuna gelmiştir. Yani, gelecekte dijital mağazaların, fiziki mağazaların yerini tamamen almaması için hiçbir sebep olmadığını söylemek mümkündür. E-ticaret rekabetinde güçlü bir konuma gelmek için de SEO önemli bir etkiye sahiptir. Hem arama motorları hem de pazar yerleri içinde mağazanızın varlığını iyileştirmek ve mağaza trafiğini arttırmak için erişilebilir tüm cihaz ve platformlara uygun olarak optimizasyon yapmak kaçınılmazdır.
E-ticaretin, mevcut tüketim alışkanlıkları doğrultusunda fiziki alışverişe göre birtakım dezavantajları da bulunmaktadır. Örnek olarak, fiziki bir alışveriş esnasında, ürüne de fiziki olarak temas edilebilir. Ancak çevrimiçi olarak sipariş ettiğiniz bir üründe bunu yapamazsınız. Sipariş ettiğiniz ürün görsellerde yer aldığı olmayabilir, ürünü denediğinizde hoşunuza gitmeyebilir veya bir başka sebepten dolayı ürün sizde hayal kırıklığı yaratabilir. Bu gibi durumlar online mağazaların, fiziki mağazaların yerini tam anlamıyla almasını engellemektedir.
Sanal Gerçeklik ve Arttırılmış Gerçeklik
Fakat, önce giyilebilir teknoloji ürünü olan akıllı saatler, daha sonra sanal gerçeklik gözlükleriyle hayatımıza girmeye başlayan giyilebilir teknoloji ürünlerinin de aracılığıyla gelecek için farklı bir evrenin kapıları bizlere aralanmıştır. Sanal gerçekliği temel alan ve blockchain, kripto paralar gibi teknolojilerle birlikte ele alınan bu evrene, Metaverse ismi verilmiştir. Metaverse, kişisel bilgisayarlar ve mobil cihazlar haricinde artırılmış ve sanal gerçeklik cihazlarıyla birlikte insan bilincinin, sanal dünyadaki yapay fiziksel gerçekçilikle bir araya gelmesi şeklinde tanımlanabilir.
Metaverse: Alternatif bir Sanal Gerçeklik Evreni
Aslında fikir olarak 1990’lı yıllarda ortaya atılan Metaverse için gelişimi sanal gerçeklik cihazları ve kripto paralarla sağlanan yeni bir teknoloji olduğu söylenebilir. Metaverse ile kripto para ilişkisinin temelinde ise, inşa edilen sanal gerçeklik evreninde geçerli para birimlerinin, günümüzde de kullanılan kripto paralar olması yer almaktadır. Metaverse; insanların sosyalleşebileceği, birbirleriyle yapay bir fiziki ortamda etkileşim kurabileceği, hatta ticari ilişkilere girebileceği bir meta-universe olarak kurgulanmıştır. Günümüzde, masaüstü ve mobil cihazlardan giriş yapılan bazı platformlar aracılığıyla sanal bir karakter yaratarak bir Travis Scott konserine katılmak, Paris Hilton’un düzenlediği bir metaverse partisine katılmak veya yaşadığınız bölgenin birebir haritalandırıldığı bir platformdan, arazi satın almak gibi magazinsel değeri fonksiyonel faydalarının önüne geçen etkinlikler gerçekleştirebilirsiniz.
Ancak başta sanal gerçeklik gözlükleri olmak üzere, sanal ve arttırılmış gerçeklik cihazlarıyla gerçekleştirilen simülasyon çalışmaları da yapılmaktadır. Mesela bir makinanın modelleme vasıtasıyla, makinanın daha üretilmeden önce verimliliği veya kusurlu tarafları simülasyon araçlarıyla raporlanabilir. Bununla birlikte, çevre ve iş güvenliğini sağlamak üzere simülasyonlar gerçekleştirilmektedir. Bu simülasyon araçlarından aynı zamanda mesleki eğitim süreçlerinde de faydalanılabilir. Örneğin havacılık sektörü ile ilgili geliştirilen simülasyon araçlarında, uçak kullanma, G kuvvetine dayanıklılık gibi senaryolar simüle edilebilmektedir. Tıp gibi insan hayatına doğrudan etki eden alanlarda ise arttırılmış gerçeklik ve senaryo simülasyonlarının hayati değeri çok daha fazladır.
Metaverse ve Dijital Pazarlama Stratejileri
Metaverse ve dijital pazarlama arasındaki ilişkiye değinmek ve konuyu e-ticaret üzerinden ele almak gerekirse, günümüzde web siteleri ve mobil uygulamalar aracılığıyla gerçekleşen alışverişlerin, gelecek dönemde sanal gerçeklik (VR) gözlükleri veya başka araçlarla gerçekleşmesi oldukça muhtemeldir. Geçtiğimiz günlerde Walmart’ın birkaç yıl önce yayınladığı bir video yeniden gündeme geldi. Bu videoda sanal gerçeklik araçlarıyla, market rafları arasında sanal olarak gezen kullanıcı, dokunduğu bir ürünü üç boyutlu olarak görebilmekte ve sepetine ekleyebilmektedir. Bu video, gelecekteki alışveriş deneyimi adına ise bizlere ipucu vermektedir.
Günümüzde 3DLook isimli bir firma ise kıyafetleri henüz satın almadan önce sanal olarak denemeyi sağlamaktadır. Shopify’ın sağladığı verilere göre bu artırılmış gerçeklik deneyiminin satışları 250% arttırdığı vurgulanmıştır. Bununla birlikte IKEA gibi bilindik markalar ise henüz basit bir teknolojiyle olsa da mobilya seçerken kendi evinizi simülasyon ile dekore etme fırsatı sunmaktadır. Tüm bu teknolojiler, metaverse kavramının geleceğin dünyasını şekillendirme noktasında ciddi ve fonksiyonel çözümler olmalarıyla dikkat çekmektedir. E-ticaret ve pazarlama perspektifinden bakıldığında, tüketici alışveriş davranışlarının sanal gerçekliğe uyarlanmasının hedeflendiği, özellikle tekstil, moda ve beğenmeli ürün gruplarında fiziki mağazada alışveriş yapma deneyiminin yaşatılması hedeflendiği anlaşılmaktadır. Bu sayede çevrimiçi mağazaların bir alternatif olmaktan çıkıp, ana satış kanalı haline gelmesine yardımcı olacaktır. Bu da çevrimiçi platformlarda rekabetin daha da artması anlamına gelmektedir. Tam olarak bu noktada ise SEO bir kez daha önem kazanmaktadır.
Geleceğin Metaverse Dünyasında SEO Stratejileri
Bugün bile hayatımızda yer alan, henüz gelişme aşamasındaki bazı SEO stratejileri ve gelecekte karşımıza çıkabilecek SEO stratejileri ise şu şekilde olabilir:
Sesli Komut Desteği
Sesli komut asistanları günümüzde de kullanılan teknolojilerin başında gelmektedir. Birçok akıllı cihaz, doğrudan fiziki temasta bulunmak yerine komutları sesli bir şekilde yerine getirebilmektedir. Google ise yazılı aramalarla birlikte sesli aramalara da destek vermektedir. Yine bazı web sitelerinde sesli komut vasıtasıyla ürün veya hizmet arama seçenekleri bulunmaktadır. Gelecekte bu teknolojinin daha fazla yaygınlaşması ve site içi sesli komut asistanlarının, bir reyon görevlisi gibi destek olacağını tahmin etmek yanlış olmayacaktır. Sesli komut desteği, yakın gelecekte Google başta olmak üzere arama motorlarında daha çok önem kazanacak ve organik olarak üst sıralarda yer almak için önemli bir SEO kriteri olacaktır. Günümüzde yer alan yazılı içerik üretimlerinin yerini, müşteri soru ve taleplerine uygun yanıtları verecek sesli komut destekleri geliştirmek, gelecek dönemde içerik SEO stratejisinin başını çekebilir.
NFT İçerikler Üretmek
İçerik üretiminden bahsetmişken, NFT (non-fungible token) varlıklarına değinmeden olmayacaktır. NFT, tümüyle dijital nitelikli varlıklar olarak özetlenebilir. Bir NFT aldığınızda, o dijital varlığın sahipliğini ve tüm telif haklarını elde etmiş olursunuz. SEO, içerik stratejilerinin temelinde ise özgünlük ve orijinallik yer almaktadır. Bugün, web sitelerinde yer alan içerikler, başka web siteleri tarafından birebir kopyalanabilmekte ve bu durum da Google arama motoru sonuç listesini manipüle edebilmektedir. Ancak NFT teknolojisinin yayılmasıyla birlikte, bir içeriğin asıl kaynağı, arama motorları tarafından kolaylıkla tespit edilebilir.
Sanal Gerçeklik ile Alışveriş Deneyimi
Yazının önceki kısımlarında da bahsedildiği üzere, günümüzde de sınırlı sayıda ve basit bir teknoloji ile uygulanan sanal gerçeklik ile alışveriş deneyimi daha gerçekçi ve yaygın bir hale gelebilir. Bugün bazı web sitelerinde, örnek olarak gözlük alışverişi yaparken, masaüstü ve mobil cihazınıza ait kamera vasıtasıyla gözlüğü yüzünüzde üç boyutlu olarak görebilmektesiniz. Yakın bir gelecekte ise bu teknolojinin yaygınlaşması beklenmektedir. Bu sayede, herhangi bir giysinin üzerinizde nasıl duracağını arttırılmış gerçeklik vasıtasıyla deneyimlemeniz mümkün olacaktır. Ancak bu noktada, sizin vücut ölçülerinize göre bir kıyafetin farklı bedenlerinin üzerinizde nasıl duracağını göstermek de önemli olacaktır. Bu üç boyutlu modelleme sisteminin doğru çalıştığının sağlanması belki de teknik SEO’nun bir parçası olarak hayatımızda yer alacaktır.
Geliştirilmiş Ürün Karşılaştırma Modülü
Çevrimiçi alışverişin beraberinde tam anlamıyla çözüm sunamadığı sorunların başında da ürünleri efektif bir biçimde karşılaştırmak yer almaktadır. Marka sayısının ve ürün çeşitliliğinin fazlalığı, tüketici satın alım süreçlerini ve tüketicinin kararsızlığını arttırmaktadır. Ürünlerin karşılaştırmasını daha efektif bir biçimde sunan mağazalar, bu yarışta rakiplerine göre bir adım daha önde olacaktır. Bununla birlikte, kullanıcı niyetlerini doğru biçimde okuyup, kullanıcıya uygun başka ürünlerin de sunulması ayrı bir SEO stratejisi olacaktır.
Kripto Paralar ile Hızlı ve Güvenli Ödeme Yöntemleri
Metaverse dünyası kripto paralarla entegre çalışmaktadır. Mağazalar geleneksel ödeme yöntemlerine ek olarak kripto para birimleriyle alışveriş seçeneklerini de çalışır hale getirmelidir. Ödeme işlemlerinin güvenli bir biçimde gerçekleşmesi, verilerin sızdırılmaması, tamamen çevrimiçi gerçekleşen bu süreçlerde herhangi bir saldırı açığı yaratmamak markalar için oldukça önem teşkil edecektir. Bu sebeple, marka ve işletmelerin kripto para ödeme yöntemlerine ait altyapı yatırımlarını gerçekleştirmesi SEO açısından önemli olacaktır.
İnteraktif Etkileşim Gerçekleştirmek
Bugünkü chat-bot teknolojisinin daha geliştirilmiş haliyle, kullanıcıların anlık sorularına mağaza içinde cevap verebilecek ve kullanıcıyı satın alıma yönlendirecek akıllı chat-botları da bir e-ticaret mağazası için önemli bir SEO kriteri olacaktır. Müşteri hizmetlerinin geliştirilmesi adına da oldukça önemli bir strateji olarak interaktif iletişim dikkat çekmektedir.
Yukarıda sayılan e-ticaret örneklerinin yanı sıra restoran ve kafe gibi yerel işletmelerin de uygulayabileceği sanal ve arttırılmış gerçeklik SEO stratejileri mümkün olacaktır. Fiziki işletmelerinin yer aldığı konumları metaverse haritaları üzerinden işaretlemek ve mülk edinmek, kullanıcıların yapacağı lokasyon bazlı sorgularda yer almak bunun ilk adımı olabilir. Bununla birlikte, kullanıcıların arttırılmış gerçeklik vasıtasıyla masalarını önceden seçerek rezervasyon yapması da SEO stratejilerine örnek gösterilebilir. Yemekleri yalnızca bir menü listesinden yazılı halde vermek yerine, her yemeğin sunumunu üç boyutlu olarak kullanıcıya göstermek ve içeriği hakkında detaylı bilgiler vermek de yine bu işletmeleri öne çıkaracak SEO stratejileri olacaktır. Günümüzde tartışmaya açılan, sanal gerçeklik cihazları vasıtasıyla koku aktarımı teknolojisiyle birlikte, belki bir gün yemek kokularını bile müşteriye önceden deneyim olarak sunmak mümkün olabilir.
B2B üzerinden son bir örnek vermek gerekirse; bir B2B işletmenin başka bir markaya ürün veya hizmet satmak istediğini ele alalım. Sunulan bu ürün veya hizmetin, o markaya sağlayacağı faydalar simüle edilerek ürün veya hizmetin satışı noktasında markayı ikna etmek daha kolay olacaktır.
Sonuç olarak ister perakende ister B2B olsun, dijital dönüşüm ve metaverse dünyasında yer alan tüm işletmeler, geleceğin teknolojisinin altyapısını şimdiden oluşturmalı ve yatırımlarını rakiplerinden önce yapmalıdır. Masaüstü cihazlarla başlayan çevrimiçi dünya yolculuğu, yakın bir gelecekte sanal ve arttırılmış gerçeklik ile evren üstü bir noktaya doğru gelecek ve metaverse alternatif bir gerçeklik olarak hayatımızda yer alacaktır. Bugün çevrimiçi platformlarda görünür olmanın belli kuralları vardır ve arama motoru optimizasyonu (SEO) ile bu kurallar yerine getirilir. Yakın bir gelecekte platformlar ve cihazlar değişebilir, ancak gelişen bu teknolojilere adapta olmak için optimizasyon, yani SEO her zaman devam edecektir.